9 Mayıs Avrupa Günü münasebetiyle, M.Ü. Rektörü Prof. Dr. Mustafa Kurt’un açılış konuşmasını gerçekleştirdiği Marmara Avrupa Haftası Etkinlikleri, M.Ü. Enstitüler Binası konferans salonunda Federal Almanya Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolos’u Johannes Regenbrecht’in şeref konuğu olarak katıldığı oturum ile başladı.
Sayın Rektör Prof. Dr. Mustafa Kurt 9 Mayıs Avrupa Günü’nün önemden bahsederek başladığı konuşmasına Türkiye’nin nihai hedefinin AB üyeliği olduğunu belirterek devam etti. Sayın Kurt’un güncel konulara ağırlık verdiği ve Avrupa’nın yanı başında vukuu bulan Rusya-Ukrayna savaşı ile Türkiye’nin bölgede oynadığı rolün öneminden bahsettiği konuşmasının satır başları; müzakere sürecindeki tıkanıklıkların giderilmesi, Türk-Alman üniversiteleri arasındaki iş birliğinin geliştirilmesi, Almanya’da yaşayan Türk toplumunun iki ülke arasındaki geçmişten günümüze kadar gelen bağı güçlendirdiği ve Almanya’nın Türkiye-AB ilişkilerinde üstlendiği kilit rol olarak sıralanabilir.
Oturum başkanlığını üstlenen Avrupa Araştırmaları Enstitüsü müdürü Prof. Dr. Muzaffer Dartan ise özellikle Avrupa ile imzalanmış olan Geri Kabul Anlaşması’nın ülkeye getirdiği yük üzerinde durduğu konuşmasına, Türkiye’nin Avrupa’nın sınır güvenliğini sağladığını belirterek, AB ile eşit düzlemde ilişkilerin yürütülmesi gerekliliğini vurgulayarak devam etti.
Sayın Dartan, kendi özel deneyimlerinden de örnekler sunduğu konuşmasına, I. ve II. Dünya Savaşlarının akabinde Türkiye’ye davet edilen ve Türk Bilim Literatürünün oluşmasına katkı sunan Alman bilim insanlarından bahsederek iki ülkenin geçmişten günümüze özel bağlarla bağlı olduğunu belirtti.
Federal Almanya Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolos’u Johannes Regenbrecht ise sunumunda; Rusya-Ukrayna krizinin yarattığı etkiden, orta vadede Rus gazına olan bağımlılığın azaltılması ile enerji çeşitliliğinin sağlanmasının hedeflendiğinden, Almanya’ya göç etmiş Türk toplumunun entegrasyonu sonucu Özlem Şahin ve Uğur Türeci gibi son 2 yıla damgasını vuran Covid-19 salgınına çözüm olan aşının mucitlerinin ortaya çıkmasından duyduğu memnuniyetten, Alman ve Türk üniversiteleri arasındaki ikili bilimsel işbirliğinin daha da artırılması gerekliliğinden bahsetmiştir.
Oturumun soru cevap bölümünün de ise özellikle Türkiye’deki Suriyeli geçici sığınmacı kapsamında bulunan göçmenlerin yerleştirilmesi ve entegrasyonu ile ilgili sorular yöneltilmiş, Almanya’nın desteğinin sürüp sürmeyeceği üzerinde durulmuştur.
Oturumun ardından Marmara Üniversitesi Enstitüler Binası Konferans salonu fuaye anında katılımcılar için küçük bir ikram gerçekleştirilmiş, Rektör hocamız sayın Prof. Dr. Mustafa Kurt Enstitü hocalarımız ve katılımcı öğrencilerle bir araya gelmiştir.